Erasmus-1/18.12.2019
Erasmus Serüvenim nasıl başladı?
Aslında her şey Ankara'da mutlu olmadığımı fark etmemle başladı. Sürekli başka bir yerde olmak istemem, yeni şeylere ilgi duymam Erasmus programına başvurmamdaki ana sebeplerdi. Size biraz süreçten bahsetmek istiyorum ancak bu sürecin okuldan okula değişiklik gösterebileceğini unutmayın lütfen. Benim okulum olan Ankara Üniversitesinde süreç şu şekilde;
1)Programa başvurmadan önce bir seviye belirleme sınavına girmeniz gerekiyor. Bu sınav genellikle Aralık ayının ilk ya da ikinci haftası yapılıyor. Bu sınavın sonucuna göre programa başvurma hakkınızın olup olmadığı belirleniyor.
2)Sınavın sonuçları Ocak-Şubat ayları arasında açıklanıyor. Eğer sınavdan yeterli puanı almışsanız, programa başvuru yapıyorsunuz. Bu başvuruyu yaparken sizin bölümünüz için kontenjan ayrılmış olan anlaşmalı üniversitelerden 5 tanesini seçerek tercih yapmanız gerekiyor. Daha sonrasında bu başvuru belgenizi bölüm koordinatörünüze ve okulunuzun ya da fakültenizin Erasmus koordinatörlüğüne onaylatmanız gerekiyor. Bundan sonrası uzun (gerçekten uzun) bir bekleyiş süreci.
3)Tercih sonuçları genellikle Nisan ayında açıklanıyor. Hatta Nisan ayının son haftalarına doğru diyebilirim. Programa seçilip seçilmediğinize seviye belirleme sınavından aldığınız not ile yıl sonu ortalamanızın ortalaması alınarak karar veriliyor. Böylece son olarak ortaya çıkan ortalamaya göre kendi bölümünüzün içinde bir sıralamaya konuyorsunuz ve eğer not ortalamanız belirlenen kontenjan sayısının içinde yer almaya yetiyorsa, tercih ettiğiniz okullardan birine yerleştiriliyorsunuz.
4)Bütün bu okuduğunuz kısım en kolay kısmıydı. Asıl zorluk bundan sonrasında başlıyor ancak kalan süreç çok uzun olacağından dolayı yandaki linke tıklayarak sürecin kalanı hakkında daha net bilgi sahibi olabilirsiniz.
Şimdi bütün bunlardan bağımsız olarak, kendi deneyimlerimden biraz bahsetmek istiyorum. Ben Erasmusumu Parma Üniversitesinde (Università degli Studi di Parma) yapıyorum. Parma, Kuzey İtalya'da yer alan küçük bir şehir. Küçük olduğuna aldanmamak lazım zira Parma şehri 2020 yılının kültür başkenti olarak seçilmiş. Ayrıca gastronomik anlamda da büyüleyici bir şehir. Parma, meşhur Parmesan peynirinin çıkış noktası olmasının yanı sıra Avrupa'da çok ünlü olan "Prosciutto di Parma" yani Parma'ya özgü olan domuz pastırmasının da üretildiği yer. Ayrıca küçük olmasından ötürü ekonomik anlamda da oldukça öğrenci dostu bir şehir diyebilirim. Eğer benim gibi şarap sever bir insansanız, İtalya'da olmanızdan dolayı 2-3 Euro civarında çok güzel şaraplar içebileceğinizi söyleyebilirim.
Ev bulma konusuna gelirsek, eğer bir evde oda kiralamayı düşünüyorsanız kiralar 200-350 Euro arasında değişiyor ve böyle bir durumda ev bulmak çok kolay. Kaldı ki bu konuda Parma Üniversitesinden de yardım alabilirsiniz. Ancak benim gibi tek yaşamayı tercih eden biriyseniz maalesef ev bulmak o kadar da kolay olmuyor. O yüzden tavsiyem kalacağınız yeri mutlaka gelmeden önce ayarlayın. Tek yaşamayı düşünenler için de kiralar 450-700 Euro arasında değişiyor diyebilirim. Bize aylık verilen hibenin 500 Euro olduğunu düşünürsek, tek yaşamak eğer kenarda birikmiş bir paranız yoksa bütçeyi oldukça zorlayıcı olabiliyor. Genelde öğrencilere kiralanan evlerde faturalar kiraya dahil oluyor haliyle ekstra bir fatura derdiyle uğraşmıyorsunuz. Evle ilgili yaşayabileceğiniz bir başka sıkıntı da çöpler. İtalya'nın oldukça katı ve herkes için zorunlu tuttuğu bir geri dönüşüm politikası var. Çöpleri organik atıklar, plastikler, camlar, kağıtlar ve evsel atıklar olarak 5 farklı grupta nitelendiriyorlar ve bu geri dönüşüm politikasına uymazsanız çok ciddi cezalar ödeyebiliyorsunuz.
Ulaşım konusuna gelecek olursak, Parma'da bisikletle ulaşım çok yaygın hatta burada kalacağınız süre içerisinde bir bisiklet almanız sizin için oldukça faydalı olabilir. Ortalama 30-40 Euroya ikinci el bir bisiklet bulmanız çok kolay. Ancak bisiklet hırsızlığına karşı oldukça dikkatli olmanızı tavsiye ederim çünkü çok yaygın. Ama bisiklet kullanma taraftarı değilseniz, 50 euroya 6 aylık geçerli otobüs kartı çıkartabiliyorsunuz. Parma küçük bir şehir olduğundan metro ya da tramvay gibi bir ulaşım imkanı yok. Ulaşım genel olarak otobüsle sağlanıyor ve şehirdeki tek toplu taşıma yolu olduğundan ötürü çok geniş bir otobüs ağı var.
Özetlemek gerekirse, Parma sakin ama eğlenebileceğiniz, lezzetli yemekler yiyebileceğiniz, güzel bir şehir. Sizi fazla sıkmamak adına ilk yazımı burada sonlandırıyorum. Umarım beğenirsiniz. Okuyan herkese şimdiden çok teşekkürler. Merak ettiğiniz ya da buraya yazı olarak atsan hoş olur dediğiniz şeyler olursa lütfen benimle iletişime geçmekten çekinmeyin. Yorumlarınızı bekliyorum. Kendinize çok iyi bakın.
Sevgiler,
Nisan
Yorumlar
Yorum Gönder